Genel

İcrada Derdestlik

İcrada derdeslik Türk hukuk sisteminde icraya konu dosya hakkında henüz karar verilmemesi durumudur. İcraya konu dosya davalık olmuşsa ve dava süreci hala devam ediyorsa, bu gibi durumlarda icra hükümleri yerine getirilemez. Bu gibi icra dosyaları derdest durumdadır. Dava dosyası karara bağlanmasından sonra icra hükümleri yerine getirilebilir.

Borçlu ve alcaklı tarafların en fazla araştırdığı konular arasında, derdestlik ne demek konusu yer alır. İcra mahkemesi icra takibine ilişkin, talebe yönelik takibin iptali yönünde karar vermişse, karar kesinleşmeden yen bir icra takibi yapılamaz. Bu gibi durumlarda isteme ilişkin İcrada derdestlik söz konusudur.

Ancak ilk takipten feragat edilerek yeni bir icra takibi başlatılabilir. Borç alacaklısı bir senet ile ilgili alacağına ilişkin icra müdürlüğüne başvurmuşsa, borçlunun buna yönelik usulüne uygun icra mahkemesine itirazda bulunmuşsa, bu gibi durumlarda alacaklı aynı senede dayanarak tekrardan icra takibi talebinde bulunamaz. Borçlu ve alacaklı aynı kişiler olması durumunda, başka bir senede dayandırılarak, icra takibi talebine ilişkin dosyalarda derdestlik konusundan söz edilemez.

İcrada Derdestlik Neye Denir?

Türk hukuk sisteminde derdestlik konusuna ayrıntılı olarak yer verilmemiş olmasına rağmen, sıklıkla kullanılan hukuksal terimler arasında yer alır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda derdestlik itiraz dava şartları arasında yer alır.

İcrada derdestlik, borçlunun alacaklının, isteme ilişkin dava konusunun aynı olmaları durumunda, görülmekte olan bir davanın varlığı olmasına rağmen, dava sonuçlanmadığı durumlarda, tekrardan icra talebinde bulunulması durumlarında ortaya çıkar.

Davaya konu borçlu daha önce borcunu ödemişse, derdestlik itirazı nedir konusunda araştırma yaparak veya hukuki yardım alarak itirazda bulunabilir. İlamsız icra takiplerinde, borçlu icra dairesinin yetkisiz olduğuna ve takibe konu borca itirazda bulunabilir.

Bu gibi durumlarda borçlunun haklılığı konusuna bakılmaksızın, icra takibinin durdurulması gerekir. Buna karşı alacaklı itirazın kaldırılması ve icra işlemlerine devam edebilmek için kanun yollarına başvurabilir.

Her durumda da dosya üzerinde icra mahkemesinin karar vermesi beklenir. Süreç sonuçlanmadan tekrardan icra takibine ilişkin talepte bulunulamaz. Aynı konuda tekrardan icra talebinde bulunulması durumunda dosya derdest olur.

Danışmanlık hizmeti almak için hemen avukata sor sayfamızı ziyaret edebilirsiniz.

İlamlı İcrada Derdestlik İtirazı

İlama bağlanmış icra takiplerinde, ilamsız takiplerde olduğu gibi itiraz edilemez. İlamlı icra takiplerine ilişkin borçlu borcunu ödediğine, borcun ertelenmesine, dosyanın zamanaşımana uğradığına ilişkin icra mahkemesinden talepte bulunabilir. Bunu ilişkin başvurular icra emrinin borçluya usulüne uygun tebliğinden itibaren 7 gün içerisinde icra mahkemesine yapılmalıdır.

İlamsız takiplerde itiraz ile birlikte icra takibi resen dururken, ilamlı icra takiplerinde bunun gerçekleşmesi için, buna ilişkin mahkeme kararı gerekir. Kombiyo senedinde borçlu kendine ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gün içerisinde borca, imzaya ve yetkiye itirazda bulunabilir.

Ancak diğer icra dosyalarından farklı olarak kombiyo senetlerde imzaya itiraz ayrıca yapılmalıdır. İtiraz haciz işlemini durdurmaz. Her durumda borçlu dosya giderleri ile birlikte 10 gün içerisinde borcunu ödemelidir. Aksi durumda malları üzerinden haciz işlemi gerçekleştirilir.

İlamsız icra takiplerine başlanılmış olması veya buna ilişkin itirazın icra mahkemesinde dava konusu olması durumlarında, aynı konuya ilişkin tekrardan talepte bulunulması durumlarında icrada derdestlik konusundan söz edilebilir. Alacaklı buna ilişkin itirazda bulunabilir.

İlamlı İcrada Derdestlik İtirazı

İcrada Derdestlik Şikayeti

İcra davalarında, dava dosyası henüz kesin bir karara bağlanmamışsa, bu dava dosyası derdest hale gelir. Bu gibi durumlarda alacak icra edilemez. Derdest Türk hukukunda askıda kalma, askıda olma durumu belirtir.

Bir icra davasında derdest icra takibi var ise, bu gibi durumlarda aynı dosyası, alacak davası da görülemez. Hukuk Mahkemeleri Kanunu’na göre derdestlik dava şartı olarak kabul edilmiştir.

Takip şartı bulunan konularda icrada derdestlik konusunda icra müdürlüğüne yapılan alacak taleplerine ilişkin, aynı konuda başka bir takip olup, olmadığı resen araştırılır. İcra müdürlüğü tarafından bu şartların yerine getirilmemesi durumunda, derdestlik süresiz şikayet durumu ortaya çıkar. Borçlu da derdestlik itirazı şartlarını öne sürerek itirazda bulunabilir.

İcrada Derdestlik İtirazı Nereye Yapılır?

Bir borç alacağına dayanan icra dosyalarında, henüz hükme bağlanmamış bir dosyanın varlığı durumunda, alacaklı aynı konuda alacak talebinde bulunabilir. Bu gibi durumlar icra müdürlüğü tarafından resen araştırılır ve itiraz şartı olarak derdestlik kapsamında değerlendirilir.

Ancak bu duruma borç alacaklısı da itirazda bulunarak, aynı konuda halen devam eden dava dosyasının varlığını öne sürerek veya borcun ödendiğine dair itirazda bulunarak icra mahkemesine başvuruda bulunabilir.

Buna karşı davanın farklılıklarını ortaya koyarak alacaklı taraf mahkemenin veya icra müdürlüğünün derdest işlemlerine ilişkin itirazda bulunabilir. Borçlu ve alacaklı davaya konu itirazlarını hüküm verilmeden önce davanın her aşamasında geri çekebilirler.

İcrada derdestlik konusunda itirazlar aynı icra mahkemesine yapılmış olabilir. Bu gibi durumlarda davaya bakmakla yükümlü mahkemeye itirazda bulunulur. Bu gibi durumlarda mahkeme her iki dava dosyasını da inceleyerek dosya kapsamında hüküm verir. Alacak konusu dava dosyası, aynı konuda iki farklı icra mahkemesinde dava konu edilmişse, itiraz ikinci defa dava açılan mahkemeye yapılmalıdır.

Derdestlik Şartları Nelerdir?

Hukuk Mahkemesi Kanunu’nun 114. Maddesi 1. Fıkrası, (ı) bendinde dava şartlarının oluşabilmesi için, daha önceden açılmış bir dava konusunun derdest olmaması şartına yer vermiştir. Bu durum icra davalarında da geçerli konumdadır. Buna göre henüz hükme bağlanmamış bir dava dosyası için derdest olduğu söylenebilir.

Ayrıca Türk hukukunda aynı dava konusunda birden fazla yargılamada fayda görülmez. Dava şartlarının yerine getirilebilmesi için, dava da yarar görülmelidir. Bu çerçevede değerlendirildiğinde icrada derdestlik şartları içinde daha önce aynı konuda icra dava dosyasını varlığından söz edilmesi gerekir.

Derdestlik İtirazı Yargıtay Kararları Nelerdir?

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi E.216/199, K. 216/7213 sayılı dosyasında, yerel mahkeme tarafından görülen eşler arasında boşanma davasına konu kredi taksiti talebine ilişkin dava, aynı konuda mal rejimi tasfiyesi dayanak gösterilerek derdestlik sebebiyle usulden reddedilmiştir. Davacı icrada derdestlik itirazında dava konusu alacak davasının ve mal rejimine tasfiyesine ilişkin davanın derdestlik sebebiyle reddedilemeyeceğini ileri sürmüştür.

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi konuya ilişkin yapmış olduğu incelemede, her iki dava dosyasının taraflarının aynı olmadığına, dava konusunun da aynı olmadığına, derdestlik şartlarının oluşmadığına, yerel mahkemenin iddia ve savunma çerçevesinde delillerin ortaya konularak bir karar vermesi gerektiğine hükmetmiştir.

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi E.2004/13619, K2004/17917 sayılı dosyasında, Alacaklının icra takibi yolu ile alacağının tahsiline ilişkin İcra müdürlüğüne başvurduğu, borçlunun icra takibine ilişkin itiraz yoluna başvurduğu dava dosyasında, alacaklı itirazın kaldırılmasına yönelik başvuruda bulunmadan ve icra yolu ile alacağına tahsil edebilme imkanı varken, ayrıca aynı alacak konusuna ilişkin Avanos İcra Müdürlüğü’ne icra takibi için başvuruda bulunduğu anlaşılmıştır.

Konuya ilişkin verilen Yargıtay kararında alacaklı tarafın itirazını yerinde görerek, yerel mahkeme tarafından verilen icra kararının bozulmasına hükmetmiştir.

Sonuç

Türk Dil Kurumu’na göre derdestlik tutuklama, yakalama anlamına gelir. 6100 sayılı hmk derdestlik konusunda açık bir hüküm içermemekle birlikte, hukuki terim olarak askıya alma anlamı taşır.

İcra hukuku açısından değerlendirildiğinde, icra takibine ilişkin bir dosyanın varlığı durumunda, dava sonuçlanmadığı sürece dosyanın derdest olacağı, yani askıya alınacağı, dosya kapsamında icra mahkemesince kesin hüküm verilinceye kadar icra takibi başlatılamayacağı anlamına gelir. Ayrıca bir icra dosyasına ilişkin dava konusunun varlığı durumunda, aynı konuda tarafların aynı olması durumunda, tekrardan alacağın dava konusu edilemeyeceği anlamına da gelir.

Borçlu icra takibine ilişkin şartlarını yerine getirerek icranın durdurulması, imzaya itiraz ve borcun daha önce ödendiğine ilişkin itirazlarına ilişkin, icra mahkemesine itirazda bulunabilir. Buna karşı borç alacaklısı icranın durdurulmasına yönelik karara itirazda bulunabilir. Her durum içinde icranın gerçekleşmesi için derdestlik şartlarının ortadan kalkması gerekir.

Sinan Eroğlu Hukuk ve Danışmanlık icrada derdestlik konusunda hukuki yardımda bulunarak, davacı ve davalı taraflar açısından değerlendirerek, hukuki çerçevede etkili sonuç ortaya konulmasını sağlar.

İtirazlara ilişkin, temyiz istemine ilişkin süreçte hukuki yardım almak isteyen taraflar sinaneroglu.av.tr web sayfasını ziyaret ederek, online başvuruda bulunabilirler. Hukuki yardım talebinde bulunacak kişiler, başvuru sayfasında yer verilen başvuru formunu doldurarak randevu talebinde bulunmaları, randevu tarihinde ve saatinde, görüşme için uygun ortam oluşturmaları gerekir.

Danışmanlık hizmeti almak için hemen avukata sor sayfamızı ziyaret edebilirsiniz.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu