Genel

Hukuki Ehliyetsizlik Nedeniyle Tapu İptali ve Tescil Davası

Hukuk, kişilerin sahip olabileceği iki türlü ehliyet tanımlamıştır. Bu ehliyet türleri hak ehliyeti ve fiil ehliyetidir. Hak ehliyeti, her kişinin doğuştan sahip olduğu bir ehliyet olup kişinin haklara ve borçlara hukuk düzeni içinde sahip olabilme kabiliyetini ifade eder.

Fiil ehliyeti ise kişide var olmasının belirli şartlara bağlandığı bir ehliyet türüdür. Fiil ehliyeti, kişinin hür iradesi ile gerçekleştirdiği davranışlarının hukuki anlamda sonuç oluşturmasını nitelendiren ehliyet türüdür. Kişinin doğuştan gelen temel haklarının yanında kendi hareketleri ile hak kazanıp borç edinebilme yeteneğidir. Kişinin hak ehliyetine sahip olması fiil ehliyetine de sahip olduğunu göstermez.

Türk Medeni Kanunu’nun 9. maddesi ‘’Fiil ehliyetine sahip olan kimse, kendi fiilleriyle hak edinebilir ve borç altına girebilir.‘’ hükmünü içermektedir. Aynı kanunun 10. maddesi fiil ehliyetini ‘’Ayırt etme gücüne sahip ve kısıtlı olmayan her ergin kişinin fiil ehliyeti vardır.’’ şeklinde tanımlamıştır. Buna göre fiil ehliyetine sahip olmak için temelde üç şart aranır: ayırt etme gücüne sahip olmak, hukuken kısıtlı olmamak ve ergin (18 yaş) olmak.

Ayırt etme gücünü ise, kişinin yaptığı eylemlerin, davranışlarının ve işlemlerinin sonucunu anlayabilmesi, fark edebilmesi, iyiyle kötüyü ayırt edebilmesi olarak tanımlayabilmek mümkündür. Fiil ehliyetinin varlığı; kişinin kendi iradesi ile hukuki haklarını kullanabilmesinin temel şartı olduğu için ehliyetsizlik sebebiyle hukuki işlemlerin iptali istenebilmektedir.

Hukuki Ehliyetsizlik Nedeniyle Tapu İptal ve Tescil Davası

Kişinin gerçekleştirdiği hukuki işlemlerin geçerli olabilmesi için fiil ehliyetinin varlığı aranır. Bu işlemlerle tapuda gerçekleştirilen devirler de dahildir. Bir taşınmazın tapuda devredilebilmesi için işlemi yapacak tarafların tam fiil ehliyetine sahip olması, yani irade beyanını göstermeye, devir sözleşmesi imzalamaya ve tüm diğer işlemleri yapmaya engel olacak hiçbir kanuni sebep var olmamalıdır. Kişi ergin, ayırt etme gücüne sahip ve kısıtlanmamış ise, sağlığı yerinde ise bunun var olduğu kabul edilir. Fiil ehliyeti olmayan kimselerin tapuda yaptıkları işlemlere karşı hukuki ehliyetsizlik nedeniyle tapu iptal ve tescil davası açılabilmektedir.

Tapuda gerçekleştirilen işlemin hukuka aykırı olarak ehliyetsiz bir kimse tarafından gerçekleştirildiğini iddia ediyorsanız başvurmanız gereken hukuki yok ehliyetsizlik nedeniyle tapu iptal ve tescil davası açmaktır. Tapu iptali davaları mülkiyet hakkına ve bu hakkın devrine ilişkindir ve yalnızca devir işleminin taraflarını etkilemez. Devir işleminden etkilenen pek çok kimse bulunabilir. Ehliyetsizliğin nasıl tespit edileceği ise oldukça merak edilen bir konudur. Bu doğrultuda hukuki ehliyetsizlik nedeniyle tapu iptal ve tescil davası yargıtay uygulamasına bakıldığında, ehliyetsizliğin tespiti için kullanılacak yollar genel hatları ile belirtilmiştir.

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi’nin 2014/16316 E. ve 2016/4228 K. sayılı ilamı:

‘’…bir kimsenin ehliyetinin tespitinin şahıs ve malvarlığı hukuku bakımından doğurduğu sonuçlar itibariyle ne kadar büyük önem taşıdığı kendiliğinden ortaya çıkar. Bu durumda, tarafların gösterecekleri, tüm delillerin toplanılması tanıklardan bu yönde açıklayıcı, doyurucu somut bilgiler alınması, varsa ehliyetsiz olduğu iddia edilen kişiye ait doktor raporları, hasta gözlem (müşahede) kağıtları, film grafilerinin eksiksiz getirtilmesi zorunludur. Bunun yanında, her ne kadar 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 282. maddesinde belirtildiği gibi bilirkişinin “oy ve görüşü” hakimi bağlamaz ise de, temyiz kudretinin yokluğu, yaş küçüklüğü, akıl hastalığı, akıl zayıflığı, sarhoşluk gibi salt biyolojik nedenlere değil, aynı zamanda bilinç, idrak, irade gibi psikolojik unsurlara da bağlı olduğundan, akıl hastalığı, akıl zayıflığı gibi biyolojik ve buna bağlı psikolojik nedenlerin belirlenmesi, çok zaman hakimlik mesleğinin dışında özel ve teknik bilgi gerektirmektedir. Hele ayırt etme gücünün nispi bir kavram olması kişiye eylem ve işleme göre değişmesi bu yönde en yetkili sağlık kurulundan, özellikle …ndan rapor alınmasını da gerekli kılmaktadır. Esasen Türk Medeni Kanunu’nun 409/2. maddesi akıl hastalığı veya akıl zayıflığının bilirkişi raporu ile belirleneceğini öngörmüştür…’’

İlgili Yargıtay uygulamasına bakıldığında, ehliyetsizliğin tespiti için ilk olarak tarafların dosyaya sunduğu deliller incelenir. Ardından varsa bu doğrultudaki tanıkların dinlenmesine geçilir. Tanıklardan ehliyetsizliğe ilişkin iddialara karşın ayrıntılı ve açıklayıcı beyanlar alınır. İşlemi yapan ve ehliyetsiz olduğu iddia edilen şahıs hakkında varsa her türlü sağlık belgesi ve raporları dosyaya alınır. Tüm bunlarla birlikte ayırt etme gücünün yokluğunun tespiti hakimin özel bilgi alanının dışında olması bakımından bu yöndeki davalarda alınan bilirkişi raporunun bağlayıcılığı çok yüksektir. Sarhoşluk hali, akıl hastalığı, kişinin hastalığının eylemlerine etkisi, psikolojik ve biyolojik unsurların varlığı gibi hususlarda hakimin bilgisi yetersiz kaldığından böyle bir düzenlemeye gidilmiştir.

Bu noktada dava açabilmeniz için gereken ilk işlem usulüne uygun, iddianızı açıklayan ve delillerinizi gösteren bir dava dilekçesi hazırlamanızdır. Hukuki ehliyetsizlik nedeniyle tapu iptal ve tescil dava dilekçesi örneği aşağıda yer almaktadır.

…. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NE

DAVACI : (ADINIZ) (TC KİMLİK NUMARANIZ) (ADRESİNİZ)

DAVALI : (ADI) (TC KİMLİK NUMARASI) (ADRESİ)

KONU : … İli … İlçesi … Mah. … adresinde bulunan … ada … parseldeki taşınmazın devrinin hukuki ehliyetsizlik nedeniyle iptali talebimizi içeren dava dilekçesinden ibarettir.

DAVA DEĞERİ : 10.000,00 TL (fazlaya ilişkin haklarımız saklıdır)

AÇIKLAMALAR

…….. adresindeki taşınmaz üzerinde ….. sebebiyle hakkım bulunmaktadır. (Akıl sağlığı yerinde olmayan / psikolojik rahatsızlığı olan / yaşlı olan / ayırt etme gücü olmayan / zeka geriliği olan / alkol veya uyuşturucu bağımlılığı olan vb.) annem / babam / bir başkası tarafından ilgili taşınmaz davalı ….’ya devredilmiştir.

Devir işleminin gerçekleştirilmesi sırasında ayırt etme gücünden yoksun olan kişiden fayda sağlanmıştır. Bu vasıta ile taşınmazın devir bedeli dahi rayiç bedelin çok altında gösterilmiş ve değerinin çok altında bir para karşılığında taşınmaz devri gerçekleştirilmiştir. Devreden …’nın ayırt etme gücüne sahip olmadığına ilişkin delillerimi dilekçemin ekinde sayın mahkemeye sunuyorum.

Sunulan bu deliller ve mahkemece toplanacak her türlü delilin neticesinde eski malik …’nın devir işlemini yapması için gerekli olan fiil ehliyetine sahip olmadığı görülecektir. Hukuki anlamda geçersiz olan bu işlemin sonucunda davalı … iyiniyetli olsa dahi bu hakkı korunmaz.

Davamın kabulü ile hukuki ehliyetsizlik nedeniyle tapuda gerçekleştirilen ilgili devir işleminin iptaline ve eski malik …’nın adına yeniden tesciline karar verilmesini talep ederim.

HUKUKİ DAYANAKLAR : TBK, TMK, HMK ve ilgili mevzuatlar

DELİLLER : (HUKUKİ DELİLLERİNİZ)

NETİCE-İ TALEP : Yukarıda açıklanan nedenler ve mahkemece yapılacak araştırmalarda elde edilecek bulgu ve deliller neticesinde;

  • Davamın kabulüne ve tapudaki işlemin iptaline,
  • Tapunun tekrardan … adına tesciline,
  • Yargılama giderlerinin de davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ederim.

Hukuki Ehliyetsizlik Nedeniyle Tapu İptal ve Tescil Davası

Hukuki Ehliyetsizlik Nedeniyle Tapu İptal ve Tescil Davasının Hukuki Niteliği

Tapu iptali ve tescil talebi ile açılan davalar, hukuki temelini Türk Medeni Kanunu’nun 1024. maddesi olan ‘’…Bağlayıcı olmayan bir hukukî işleme dayanan veya hukukî sebepten yoksun bulunan tescil yolsuzdur. Böyle bir tescil yüzünden aynî hakkı zedelenen kimse, tescilin yolsuz olduğunu iyiniyetli olmayan üçüncü kişilere karşı doğrudan doğruya ileri sürebilir.’’ hükmünden almaktadır. Ehliyetsizlik, doğrudan doğruya kamu düzenine ilişkindir. Bu sebeple yapılan yolsuz tescilden hak kaybı yaşanmasının önüne geçilmesi amacı ile kanuni düzenlemelere yer verilmiştir.

Hukuki niteliği itibariyle ilgili dava ile talep edilen iptal ve tescil, doğrudan taşınmazın aynına ilişkin hakları hedef alır. Taşınmazın aynı kavramı, taşınmazın sicildeki kaydına ve onun kullanılma biçimine yönelik durumu ifade etmektedir. Bu sebepledir ki ilgili davada çıkan karar kesinleşmeden icra edilemez.

Mahkemenin kabul kararı ile birlikte veya mal kaçırma gibi şüphelerin varlığı halinde yargılama devam ederken taşınmaz hakkında ihtiyati haciz uygulanarak üçüncü kişilere devredilmesi engellenir. Davanın kabulü halinde doğru şekilde mülkiyet hakkı tapuda yeniden tesis edilir. İlgili dava niteliği itibariyle yenilik doğuran bir hakka ilişkindir.

Hukuki Ehliyetsizlik Nedeniyle Tapu İptal ve Tescil Davasının Tarafları

İlgili dava, davaya konu taşınmazın tapuda kayıtlı bir önceki maliki tarafından açılabilir. Davacı sıfatını bir önceki malik taşır. Ehliyetsiz işlemin kaynağı davacı olması gereken eski malik ise, bu kişiye atanacak vasi yolu ile vesayet makamından izin alınarak dava ikame edilebilir. Eski malikin vefatı halinde mirasçıları tarafından da hukuki ehliyetsizlik nedeniyle tapu iptal ve tescil davası ikame edilebilir. Hukuki ehliyetsizlik nedeniyle tapu iptal ve tescil davası zaman aşımı da dikkat edilmesi gereken bir husus olarak dikkat çekmektedir.

Davanın davalı tarafı mutlaka tapuda kayıtlı yeni malik olmalıdır. Yeni malikin, ehliyetsiz kişi ile işlem yaparken iyi niyetli olması önemli değildir. Netice itibari ile hukuka aykırı ve usulsüz bir işlem karşılığında mülkiyet hakkı kazanan kimsenin bu hakkı korunmaz. Devir sonucu böylesi bir hak kazanan kimse vefat etmişse bu dava vefat edenin mirasçılarına karşı açılır.

Hukuki Ehliyetsizlik Nedeniyle Tapu İptal ve Tescil Davası Zaman Aşımı

Hak düşürücü süre ve zaman aşımı kavramı Türk Hukuku’nda pek çok hak ile ilgili olarak düzenlenmiş sürelerdir. Hukuki ehliyetsiz kimsenin resmi işlem yapması, kamu düzeniyle doğrudan ilgilidir. Hukuki ehliyetsiz kişilerin kısıtlı, ergin olmayan ya da ayırt etme gücüne sahip olmayan kişiler olduğu kabul edilmiştir. Bu kişiler ile işlem yapılması toplumun işleyişini bozmakta ve ciddi hak kayıplarına neden olmaktadır.

Bu sebeple hukuki ehliyetsizlik nedeniyle tapu iptal ve tescil davası zaman aşımı düzenlemesine tabi olan bir dava türü değildir. Her ne olursa olsun ehliyetsiz kimsenin taraf olduğu bu işlem yüzünden hak kaybına uğrayanların hakkı korunur.

Hukuki Ehliyetsizlik Nedeniyle Tapu İptal ve Tescil Davası Görevli ve Yetkili Mahkeme

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu, açılacak hukuk davalarındaki yetki ve görev konusunu düzenlemiştir. Bir davanın yetkili ve görevli mahkemede açıldığına dikkat edilmesi zaman, para ve hak kaybının meydana gelmemesi için çok önemlidir. Hukuki ehliyetsizliğe dayanan tapu iptal ve tesciline ilişkin davalarda görevli mahkeme, anılan kanunun 2. maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemeleridir. Bu mahkemelerin dışındaki mahkemelerde açılacak davalar mahkeme tarafından yargılamanın her aşamasında usulden reddedilmektedir.

İlgili davaya bakmakta yetkili mahkemeler ise aynı kanunun 12. maddesi hükmü uyarınca taşınmazın bulunduğu yerdeki mahkemelerdir. Kanunun yetki ve görev konusundaki hükümleri emredici nitelikte olup aksinin kararlaştırılması mümkün değildir. Tapu iptal ve tescil talebinize konu taşınmazın bulunduğu yerdeki asliye hukuk mahkemelerinde davanızı ikame edebilirsiniz.

Tapu iptal ve tescil davası konusunda sorularınız, sorunlarınız ve yargılama sürecinizde her türlü hukuki danışmanlık ve avukatlık hizmetinizi; kira hukukunda uzman kadrosu ile Sinan Eroğlu Hukuk ve Danışmanlık Ofisi’nden alabilirsiniz.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu